Türkiye’de Yabancı İşletme Nasıl Tescil Edilir

Türkiye’de yabancı işletme tescili, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilir. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, yabancı yatırımcıların Türkiye’deki ticari faaliyetlerini yasal çerçevede sürdürmelerine yardımcı olmaktayız. İlgili düzenlemelere göre, yabancı işletmelerin tescil işlemlerinde noter onaylı şirket ana sözleşmesi, kurucuların kimlik belgeleri, yabancı ülkede düzenlenmiş belgelerin yeminli tercüman tarafından Türkçeye çevrilmiş ve noter onaylı suretleri gibi çeşitli belgeler gerekmektedir. Ayrıca, yabancı işletmeler, Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne kayıt olmak suretiyle resmi varlıklarını kazanırlar. Türkiye’de iş yapmak isteyen yabancı şirketler için, vergi numarası edinme ve SGK kaydı gibi ek adımlar da bulunmaktadır. Karanfiloglu Hukuk Bürosu uzman ekibi, yabancı yatırımcıların tescil sürecini hızlı ve kusursuz bir şekilde tamamlamalarını sağlamak için gerekli tüm hukuki danışmanlık hizmetlerini sunmaktadır.

Yabancı İşletmeler İçin Gerekli Belgeler Nelerdir?

Yabancı işletmelerin Türkiye’de tescil sürecini tamamlamaları için belirli belgeler hazırlamaları zorunludur. Öncelikle, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun ilgili maddelerine göre noter onaylı şirket ana sözleşmesi sunulmalıdır. Aynı zamanda, kurucuların kimlik belgeleri ve yabancı ülkede düzenlenmiş belgelerin yeminli tercüman tarafından Türkçeye çevrilmiş ve noter tarafından onaylanmış suretleri de gerekmektedir. 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’nun hükümleri doğrultusunda, tescil işlemlerinde şirketin Türkiye’deki adresini bildirmesi ve bu adrese ait kira kontratı ya da kullanım izni belgesinin sunulması da önemlidir. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, bu belgelerin eksiksiz ve doğru şekilde hazırlanması konusunda müvekkillerimize kapsamlı rehberlik ve destek sağlamaktayız.

Ek olarak, Türkiye’de yabancı işletmelerin tescili için istenen belgeler arasında şirket temsilcisinin imza sirküleri de bulunmaktadır. Bu belgenin, temsilcinin imza yetkisini kanıtlar nitelikte olması ve noter onaylı olması gerekmektedir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun ilgili hükümlerine göre, bazı durumlarda şirketin faaliyet göstereceği sektöre bağlı olarak ilgili bakanlıklardan alınacak izin ve ruhsat belgeleri de talep edilebilir. Ayrıca, şirketin yabancı kurucularının ikametgah belgeleri de dosyada yer almalıdır. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, bu belge ve dokümanların tamamlanması sürecinde müvekkillerimize hukuki danışmanlık sunuyor ve sürecin sorunsuz bir şekilde ilerlemesini sağlıyoruz.

Son olarak, şirketin sermaye yapısını gösteren belgeler de yabancı işletmelerin tescil sürecinin tamamlanması için gereklidir. Türk Ticaret Kanunu’nun 586. maddesi uyarınca, şirketin sermaye miktarını ve bu sermayenin nasıl ödendiğini belirten belgeler noter onaylı bir şekilde sunulmalıdır. Sermayenin Türkiye’ye transferine ilişkin bankadan alınacak dekont örneği de dosyada bulundurulmalıdır. Ayrıca, şirket yöneticilerinin ve denetçilerinin görev kabul beyanları da gerekli belgeler arasındadır. Bu beyanların noter onaylı olması ve yöneticilerin yetki sınırlarını açıkça belirtmesi önem taşır. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, yatırımcıların bu süreçte karşılaşabileceği her türlü hukuki engeli aşmalarına yardımcı olmak için uzman kadromuzla yanınızda bulunuyoruz.

Tescil Sürecinde Dikkat Edilmesi Gereken Hukuki Hususlar

Tescil sürecinde dikkat edilmesi gereken hukuki hususlar arasında öncelikle, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 40. ve 43. maddeleri gereğince ticaret unvanının tescili önem arz eder. Unvanın, başka bir işletmenin ticaret unvanıyla karışıklığa yol açmaması ve yanıltıcı olmaması gerekmektedir. Ayrıca, yabancı yatırımcılar, 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’nun 3. ve 5. maddelerine uygun olarak Türkiye’deki faaliyetleriyle ilgili bildirim yükümlülüklerini yerine getirmelidir. Yabancı şirketlerin Türkiye’de gerçekleştireceği ticari faaliyetlere yönelik olarak, Türk hukuk sistemine uygun şekilde hazırlanan noter onaylı ana sözleşme ve diğer belgeler, Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne sunulmalıdır. İlgili belgelerin eksiksiz ve doğru hazırlanması, tescil sürecinin sorunsuz ilerlemesi için büyük önem taşımaktadır. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, bu hukuki gerekliliklerin titizlikle yerine getirilmesi konusunda profesyonel destek sunuyoruz.

Tescil işlemlerinde bir diğer önemli husus ise yetki belgesidir. Türk Ticaret Kanunu’nun 40. maddesi gereğince, yabancı işletme adına Türkiye’de ticari faaliyetlerde bulunacak kişilere temsil yetkisi verilmelidir. Bu yetki belgesi, Türk Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlanmalı ve ticaret siciline kaydedilmelidir. Ayrıca, 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu uyarınca, yatırımın kaydedilmesi ve faaliyet raporlarının düzenli olarak Bakanlık’a bildirilmesi gerekmektedir. Vergi Usul Kanunu’na göre, yabancı işletmelerin vergi mükellefiyetlerini yerine getirebilmeleri için vergi kimlik numarası almaları zorunludur. Bunun yanı sıra, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kayıtları, şirketin çalıştıracağı personel için yapılması gereken başlıca yasal gerekliliklerden biridir. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, yabancı yatırımcılara bu süreçlerde kapsamlı ve etkin bir şekilde rehberlik ediyoruz ve yasalara uygun şekilde hareket etmelerini sağlıyoruz.

Yabancı işletmelerin tescil sürecinde dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli husus, sermaye ve finansal düzenlemelerdir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 344. maddesi uyarınca, kuruluş aşamasında belirtilen sermayenin ödenmiş olması gereklidir. Ayrıca, yatırım teşviklerinden yararlanmak isteyen yabancı şirketler, 2012/3305 sayılı Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar kapsamında belirlenen şartları yerine getirmelidir. Bu bağlamda, yabancı yatırımcıların Türkiye’deki bankalarda hesap açarak ödenmiş sermayelerini Türkiye’de bulundurmaları ve ilgili belgeleri Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne sunmaları önemlidir. Herhangi bir gecikme veya eksiklik, tescil sürecini uzatabilir ve ek maliyetlere neden olabilir. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, yabancı işletmelerin bu finansal düzenlemeleri doğru ve zamanında yerine getirmeleri için güvenilir rehberlik sağlıyoruz ve tüm yasal süreçlerin etkili bir şekilde yönetilmesini temin ediyoruz.

Yabancı İşletmeler İçin Vergi Avantajları ve Yükümlülükler

Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı işletmelerin vergi avantajlarını ve yükümlülüklerini anlamak, başarılı bir ticari operasyon yürütmek için kritik öneme sahiptir. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesine göre, yabancı yatırımcılar çeşitli vergi teşviklerinden faydalanabilirler. Bu teşvikler arasında, stratejik yatırımlar, büyük projeler ve Ar-Ge yatırımları gibi belirli kategorilerde yapılan yatırımlar için sağlanan vergi indirimleri ve muafiyetler bulunmaktadır. Ancak, vergi avantajlarının yanı sıra yabancı işletmeler, dönemsel beyannameler ve vergi ödemeleri gibi yükümlülükleri de yerine getirmek zorundadırlar. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, yabancı işletmelerin Türkiye’deki vergi yükümlülüklerini doğru ve zamanında yerine getirmelerine ve bu süreçte oluşabilecek hukuki problemleri en aza indirmelerine yardımcı olmaktayız.

Ayrıca, Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı işletmelerin vergi avantajlarından yararlanabilmeleri için bazı ek şartları yerine getirmeleri gerekmektedir. Örneğin, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesi, belirli durumlarda yapılan yatırım harcamalarının vergi matrahından indirilmesine olanak tanımaktadır. Bu düzenleme kapsamında, yabancı şirketlerin belirlenen yatırım bölge ve sektörlerinde faaliyet göstermesi durumunda teşviklerden faydalanabilmeleri mümkündür. Aynı şekilde, vergi teşviklerinden yararlanabilmek için yabancı işletmelerin yatırım teşvik belgesi alması önemlidir; bununla birlikte, teşvik belgesine başvuru ve belge alma süreci, titizlikle takip edilmesi gereken bir dizi adımı içermektedir. Karanfiloglu Hukuk Bürosu uzman ekibi olarak, vergi avantajlarından en iyi şekilde faydalanabilmeniz ve ilgili mevzuatın gerekliliklerini eksiksiz olarak yerine getirmeniz konusunda sizlere etkin çözümler sunmaktayız.

Yabancı işletmelerin Türkiye’deki vergi yükümlülüklerini yerine getirirken dikkate almaları gereken önemli bir diğer husus ise katma değer vergisi (KDV) uygulamalarıdır. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre, yabancı işletmeler de Türkiye’de KDV mükellefi sayılırlar ve belirli mal ve hizmet teslimlerinde KDV beyannamesi vermekle yükümlüdürler. Ayrıca, dış ticaret işlemleri kapsamında KDV iadesi gibi avantajlar da söz konusu olabilir. Bununla birlikte, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu gereğince, Türkiye’de gayrimenkul sahibi olan yabancı şirketlerin yıllık emlak vergisi ödeme yükümlülükleri bulunur. Tüm bu vergi yükümlülükleri ve avantajları doğru bir şekilde yönetmek, yabancı işletmelerin Türkiye’deki operasyonlarını mevzuata uygun şekilde sürdürmelerini sağlar. Karanfiloglu Hukuk Bürosu olarak, yabancı yatırımcıların KDV uygulamaları ve diğer vergi yükümlülüklerini kolaylıkla yönetebilmeleri için gerekli tüm hukuki destek ve danışmanlık hizmetlerini sunmaktayız.

Bilgilendirme: Bu yazı yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımaktadır ve kişisel durumunuzun değerlendirilmesi için bir hukuk uzmanına danışmanız önemle tavsiye edilir. Bu yazıdaki bilgilerin kullanılmasından kaynaklanabilecek herhangi bir sorumluluk kabul edilmemektedir.

Scroll to Top