Türkiye’de İşyerinde Ayrımcılıkla Nasıl Başa Çıkılır

Türkiye’de işyerinde ayrımcılık, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 5. maddesi ve Anayasa’nın 10. maddesi ile yasaklanmış ve çeşitli hukuksal düzenlemelerle önlem alınmıştır. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, işyerinde ayrımcılıkla mücadele etmek isteyen bireyler için sunduğumuz hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmetleriyle, çalışanların bu tür ihlallere karşı korunmasını amaçlıyoruz. Ayrımcılığın önlenmesi ve mağduriyetlerin giderilmesi noktasında, yetkin kadromuzla işyerinde eşit uygulamaların sağlanması için gereken hukuki adımları titizlikle takip etmekteyiz. Hem işverenlerin hem de çalışanların haklarını koruma altına almak ve iş ortamında adaleti sağlamak adına, iş hukuku çerçevesinde gerekli tüm işlemleri sizler adına yürütmekteyiz. Bu detaylara göre yapılan başvuruların nasıl işlediğini ve hangi yasal yolların izlenmesi gerektiğini öğrenmek için blog yazımızı inceleyebilirsiniz.

İşyerinde Ayrımcılığa Karşı Hukuki Haklarınız

İşyerinde ayrımcılığa karşı hukuki haklarınız, Türkiye’de 4857 sayılı İş Kanunu’nun 5. maddesi ve Anayasa’nın 10. maddesi ile güvence altına alınmıştır. Bu maddelere göre, işverenler çalışanlar arasında dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi sebeplerle ayrım yapamazlar. Ayrımcılığa uğrayan çalışanlar, öncelikle işyerinin iç mevzuatı çerçevesinde ilgili mercilere başvurabilirler. Eğer iç mevzuat yetersiz kalırsa, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na şikayette bulunabilirler. Ayrıca, Medeni Kanun’un 25. maddesine göre de, işyerinde psikolojik tacize maruz kalan çalışanlar, maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunabilirler. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, bu tür başvuruların hukuki süreçlerini sizin adınıza takip ediyor ve mağduriyetlerin giderilmesi için gerekli yasal adımları atıyoruz.

İşyerinde ayrımcılığa uğrayan çalışanların hukuki haklarını aramak için başvurabilecekleri bir diğer yol da İş Mahkemeleri’dir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesi gereğince, iş sözleşmesinin feshinde ayrımcılık iddiasında bulunulması durumunda çalışanlar, fesih bildiriminin tebliğinden itibaren bir ay içerisinde İş Mahkemesi’ne dava açabilirler. Mahkeme süresince geçici bir önlem olarak işçi, işe iade davası açarak işine geri dönme hakkını talep edebilir. Ayrıca, çalışanın ayrımcılığa uğradığını ispatlaması durumunda, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca dört aya kadar ücret alacağı ve sekiz aya kadar tazminat hakkı doğabilir. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, bu süreçlerde profesyonel desteğimizle yanınızda olup, haklarınızı sonuna kadar savunmak için yanınızda yer alıyoruz.

İşyerinde ayrımcılık ile mücadelede etkili bir diğer hukuki yol ise Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) başvurmaktır. 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu’nun 17. maddesi uyarınca, ayrımcılığa uğrayan bireyler bu kuruma başvuru yaparak ayrımcılık şikayetlerinde bulunabilirler. TİHEK, başvuruları değerlendirerek gerekli incelemeleri yapar ve gerektiğinde yaptırımlar uygulayabilir. Bunun yanında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurarak uluslararası hukuki yollara da başvurabilirsiniz, ancak ulusal başvuru yollarının tüketilmesi gerekmektedir. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, tüm bu süreçlerde müvekkillerimizin haklarını korumak için gerekli başvuruları yapıyor, dava süreçlerini titizlikle yönetiyoruz. Sizin haklarınızın savunucusu olarak yanınızda olup, en adil sonuca ulaşmanız için çalışıyoruz.

İşyerinde Ayrımcılık Durumunda Yapılması Gerekenler

İşyerinde ayrımcılıkla karşılaşan bir çalışan, ilk olarak durumunu yazılı olarak işverene bildirmelidir. Bu bildirim, İş Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca işverenin savunma alması ve gerekli araştırmayı yapması için önemlidir. Eğer işveren ayrımcılığı sona erdirmek adına gereken adımları atmazsa, çalışan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na şikayette bulunabilir. Ayrıca, Anayasa’nın 10. maddesi ve İş Kanunu’nun 5. maddesi kapsamında, çalışan doğrudan mahkemeye başvurarak, uğradığı ayrımcılığın tespit edilmesi ve zararının tazmini için hukuki süreç başlatabilir. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, bu süreçte gerekli olan dilekçelerin hazırlanması, davanın açılması ve mahkeme sürecinin etkili bir şekilde yürütülmesi konularında profesyonel hukuki destek sunmaktayız.

Çalışan, işyerinde ayrımcılık yaşadığına dair yeterli delillere sahipse, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca işverenin eşit davranma ilkesine aykırı davrandığını kanıtlamak zorundadır. Ayrımcılığa uğradığını düşünen çalışan, tanık ifadeleri, e-postalar veya yazılı belgeler gibi kanıtları sunarak bu durumu mahkemeye taşıyabilir. Mahkeme sürecinde, işverenin ayrımcılığı sona erdirip, çalışanın uğradığı maddi ve manevi zararları tazmin etmesi de talep edilebilir. Mahkeme gerekli gördüğünde işyerinde ayrımcılığın tespiti ve giderilmesi için bilirkişi raporu talep edebilir. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, delil toplama sürecinde çalışanlara rehberlik etmekte ve mahkeme sürecinde etkili bir savunma sunarak, hak kaybı yaşamalarının önüne geçmekteyiz.

Ayrımcılıkla karşılaşan çalışanların haklarını kullanabilmesi için aynı zamanda İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 13. maddesi de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu madde kapsamında, çalışanlar işyerinde psikolojik veya fiziksel sağlığını tehdit eden bir ayrımcılığa maruz kaldıklarında çalışmaktan kaçınma hakkına sahip olabilirler. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, işyerindeki ayrımcılık sebepli işten kaçınma ve benzeri durumlarda müvekkillerimize detaylı bilgi sağlayarak, yasal haklarını eksiksiz bir şekilde kullanmaları için tüm hukuki süreci yönetiyoruz. Ayrıca, işverene karşı açılan ayrımcılık davalarında, mahkemeden talep edilen tüm tazminatların ve zararlarının karşılanması için, kişisel hakların korunması adına gereken her türlü hukuki desteği sağlayarak, işyerinde adil bir çalışma ortamının tesis edilmesi için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.

Ayrımcılığa Uğradığınızda Avukat Yardımı Nasıl Alınır

Ayrımcılığa uğradığınızda ilk adım olarak bir avukattan profesyonel yardım almanız oldukça önemlidir. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, uğradığınız ayrımcılığın kanıtlarını toplamanıza ve izlemeniz gereken yasal yolları belirlemenize yardımcı oluyoruz. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 5. maddesi doğrultusunda, her türlü ayrımcılığın ispat yükümlülüğü işverene aittir. Bu çerçevede, iş yerinde karşılaştığınız ayrımcı uygulamaların belgelenmesi ve şahitlerin ifadelerinin alınması gibi adımlarla dava sürecine hazırlanıyoruz. Anayasa’nın 10. maddesine dayanarak sağlayacağımız hukuki destekle, eşitlik ilkesine aykırı davranışlara karşı haklarınızı savunuyor ve gerekli mercilere başvurularınızı hızlı bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Böylelikle, uğradığınız haksızlıkların giderilmesini ve iş yerinde adil bir çalışma ortamının sağlanmasını amaçlıyoruz.

Dava sürecinin başlatılması için ilk olarak, ayrımcılığa uğradığınıza dair toplanan deliller avukatlarımız tarafından özenle incelenir ve hukuki dayanaklar gözden geçirilir. İşyerinde ayrımcılık iddiasıyla dava açmak istiyorsanız, İş Kanunu’nun 20. maddesi gereğince işe iade davası açabilecek durumda olabilirsiniz; bu durumda işe iade edilen çalışanın işveren tarafından kabul edilmemesi halinde, çalışan 4 aylık ücret ve diğer haklarını talep edebilir. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, dava sürecinin her aşamasında yanınızda olarak, mahkeme dilekçelerinin hazırlanmasından duruşma sürecine kadar hukuki destek sağlıyoruz. Ayrıca, gerektiğinde üst mahkemelere başvurularda bulunarak haklarınızı sonuna kadar savunuyoruz. Amacımız, sizi adil bir şekilde temsil ederek ayrımcılığın önlenmesi ve işyerinde hakkınız olan eşitliği sağlamaktır.

Ayrımcılık davalarında, mahkemede sunacağınız delil ve savunma stratejileri büyük önem taşır. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, müvekkillerimizin en güçlü şekilde temsil edilmesi için her türlü detaylı hazırlığı yapıyoruz. İş Kanunu’nun 5. maddesine uygun olarak, işverenin ayrımcı uygulamalarını ispatlama sürecinde teknik bilgi ve deneyimimizi en etkili biçimde kullanarak kazancınıza katkıda bulunmak amacıyla çalışıyoruz. Ayrıca, Anayasa’nın 10. maddesi ile güvence altına alınan eşitlik ilkesine aykırı her türlü davranışın yargı önünde hesabının sorulması için gereken tüm hukuki girişimleri başlatıyor ve takip ediyoruz. Avukatlarımız, ayrımcı uygulamalara karşı haklarınızı savunmanın yanı sıra, işyerinde daha adil ve eşitlikçi bir ortamın gelecekte sağlanması için de gerekli hukuki tavsiyeler ve önerilerde bulunmaktadır. Karanfiloğlu Hukuk Bürosu olarak, iş yerinde maruz kalabileceğiniz her tür ayrımcılık durumunda yanınızda olup, haklarınızı koruma amacıyla etkili ve sonuç odaklı çözümler sunmayı hedefliyoruz.

Bilgilendirme: Bu yazı yalnızca genel bilgilendirme amacı taşımaktadır ve kişisel durumunuzun değerlendirilmesi için bir hukuk uzmanına danışmanız önemle tavsiye edilir. Bu yazıdaki bilgilerin kullanılmasından kaynaklanabilecek herhangi bir sorumluluk kabul edilmemektedir.

Scroll to Top